Zühdî tavırla başlayan tasavvufî hayâtın lik kaynakları hicri üçüncü asırdan itibaren kaleme alınmaya başlamış ve bu eserler içinde bazıları gerek üslupları, gerekse muhtevâları itibariyle anayol ve temel çizginin oluşmasına büyük katkıda bulunmuştur. Bu yüzden bu tür eserler muhalled/klasik sayılmıştır. Aynı yüzyıllarda bâzı sûfîler isim ve şöhretleri ile çok önde olsalar bile esereri olmadığı için sadece sosyal mânevî etkileriyle klasikleşmiştir. Cüneyd Bağdâdî, Bâyezid Bistâmî vb. bu tür ârif ...